Söylenemeyenlerin Dijital Sığınağıdır

Yas, pişmanlık, aşk, öfke, özlem…

Adını koyamadığın hisleri yazıya dökebileceğin bir alan.

Yargılanmadan, bastırılmadan, sadece paylaşarak.

Çünkü bazen sadece anlatmak bile iyileştirir.

Japonya'da Başlayan Sessiz Bir Ritüelin Dijital Yansımasıdır

2011 Tōhoku depreminden sonra bir adam, kaybettiklerine konuşmak için bahçesine çalışmayan bir telefon külübesi kurdu.

İnsanlar oraya geldi. Konuştu. Ağladı. Hafifledi.

Rüzgârın taşıdığı kelimelere inandı.

Rüzgar Telefonu da bu duyguyu dijitale taşıyor.

Sosyal Medya Değil, Duygusal Boşalım Alanıdır

Burada yorum yok. Beğeni yok. Takip yok.

Sadece sen varsın ve yazamadığın kelimeler.

Çünkü bazen bir cümle bile iyileşmenin ilk adımıdır.

Kalple Çalışan Bir Teknolojik Geçittir

Rüzgar Telefonu bir mesaj kutusu değil, bir duygu geçididir.

İçinde tuttukların, burada özgürce akabilir.

Bazen en derin duygular yalnızca rüzgâra fısıldanmak ister.

"Kime ne söyleyemedin? Yaz. Rüzgâr alsın götürsün."

Yas, aşk, pişmanlık, utanç, öfke, özlem… Adına ne dersen de.

Burada yazabilirsin.

Anonim mi olsun, isminle mi? Karar senin.

Yazmaya başla. Hafifle.